sulugözlü tahirr

Ben küçükken ağladığım zamanlar ablamlar sulu gözlü tahire derlerdi 

ne demek bilmem ama bu beyde olsa olsa sulu gözlü tahir olur.

evvelsi akşam yatma ritüelimizi gerçekleştiriyorkene 

her zaman ki gibi küçük tosba bana övgüler düzüyordu

-anne sen işteyken ben seni çok özlüyorum

-sen benim herşeyimsin.

-sen olmasa dın ben napardım.

-sen ne güzel annesin bölee

tabi ben mest olmuş şekilde pijamalarını giydiriyorum..

AliErkamı öpmeye yaklaştığımda 

-Anne ben böle şeyler söyleyemiyorum dedi

-nası yani

-İşte arda efruz gibi düşüncelerimi söyleyemiyorum

-annecim insan sevdiğini söyleyebilmeli hem söyleyemesende davranışlarınla bazen çok şey anlatırsın dememe kalmadan bir yas bir feryat 

-oğlum noluyo?

-söyleyemiyorum işte

-yahu ağlayacak bişi yok hazır hissedince söylersin 

-yok söyleyemiyorum 

-tamam tamam hadi uyu yarın hallederiz.

göz yaşları içinde yatırdım uyudu evcimane söyledim kıskanmıştır dedi

ufaklık hislerini düşüncelerini bir çırpıda söylerken o hiç söylemez

hatta bikeresinde ablam saçını boyatmış koyu renge Arda efruz görünce aaa çok gayip olmuşsun demişti..

erkam kıvranıyo eski halide güzeldi iyyiiiy falan diye 

dün akşam yatırıyorum yine 

-bana söylemek istediğin bişi varmı dedim 

-yani beni sevdiğini söyle demek istedim

-seni seviyorum anne de  ben seni çok  özledim ,aşığım seni düşünüyorum sürekli 

falan diyemiyorum.

-dedin ya işte

-oleyyy dedim işte söyleyebiliyormuşum yaşasın...

ilahi ali erkam sen ayrı bir dünyasın kocaman içinde kaybolduğum 

benim dünyamsın

seni çok seviyorum 

hepinizi de çok seviyorum hoşçakalın...