2 Eylül 2015 Çarşamba

Dikkat bu bir iç döküş yazısıdır....

Merhabalar sevgili bloggerlerim

Bu aralar  tatil falan derken işten iyice soğudum
yani biliyorum ülke şartlarında iyi denilebilecek bir maaşım var 
benim yerimde olmak isteyen binlerce insan var
evde otursam bir müddet sonra sıkılırım( kesinlikle sıkılmayacağımı biliyorum)
ama
ama ama
ben yinede evde oğullarımın başında olmak istiyorum.
Bu yaz daha bir koydu işe gitmek 
arda efruzu tüm yaz kreşe götürdük(şükürki şikayetçi değil)
Ali erkamıda yaz okulu falan derken idare ettik ama bayrama kadar boşta 
yani evde yalnız 
anneanne yok babaanne varda faydası yok
biz işten gidesiye evde kursa etüte gitmeyide kendisi istemedi...


dün akşam bu haftanın ne kadarda uzun olduğundan bahsediyordum evciman'e 
işinden nefret mi ediyorsun dedi
yani tam olarak değilde 
işe gitmekten falan diye geveledim
hayatı kendime zorlaştırdığımı
sürekli bunları düşünüp mutsuz olduğumu söyledi!...
yahu ben evde olup elişi hobi yapmak için yaratılmışım iş falan benim neyime 
yani çalışıyorum aldığım paranın karşılığını vermeye çalışıyorum
ama mutlumuyum bi sor bakalım
ccccıııııııılkkkkkkkkk değilim

emeklilik hayalleri bile çok uzakta
 yıllardır çalışıyorum(abartma 12 yıl daha)

örgü örüp elişi yapabileceğim küçücük bir dükkan istiyorum oda
nasip olurmu bilmem
oyyyy oyyyyy 
sıkıldım be dostlar ne vardı şöyle çocukları büyütünce iş hayatına atılsaydım
evde daha doğru düzgün seda sayan bile izleyemedim:)
(hala çıktığından emin değilim)
en son 3 hafta önce bir film açıp izledim
yani kendim için hiç bir şey yapamıyorum
peki çocuklar için yapıyor muyum hayır herşey yarım yamalak 
oyunlarımız bile ya yemek pişirirken yada ev toplarkenki aralarda
eş desen yada deme dur.
bilemiyorum kafam çok karışık 
e hadi benim işe dönmem lazım
malumunuz çalışmaktayım



hepinizi seviyorum hoşçakalın.

13 yorum:

  1. üzüldüm durumuna, rabbim bi an önce ruhunu ferahlatacak bir seçim koysun önüne inşallah..

    ama kendim için sevindim. üniversitede tek tercih yaptım, ilk sıradan girdim, mikrobiyolog oldum. bi sene biyoloji öğretmenliği yaptım. üstüne master için alakasız bi bölüme başvurup biyomühendisliğe ilk sıradan alındım, bölüm başkanının asistanı oldum. bir butik pasta şirketim var ama home office çalıştım, atölye açamadım bir türlü. evlenirken eşim çalışmamı istemedi; maddi olarak çok iyi de değildi şartımız ama onunla vakit geçirmek istedim rahattı mesai saatleri. üstüne beriş doğdu; ben günlerce aylarca evde durmaya nasıl alışırım diye sorguladım durdum. evimde, mutfağımda çok mutluyum yine vaktini boş boş geçirip tv karşısında pinekleyen bi insan değilim çok şükür. ama aklımın bi köşesinde hep ya çalışsam daha mutlu olur muydum sorusu döndü dolaştı.

    sonra dün bi arkadaşımın çocuğunun birinci yaşgününün hemen ardından öğretmenliğe döneceğini ve bakıcı tutacağını öğrendim. aldığı maaşın en az yarısını bakıcıya verecekti, değer mi diye düşündüm. üstüne de senin yazın..

    çocukların için üzülme; onlar her duruma adapte olup her şartta mutlu olacak bişey buluyolar kendilerine. allah sana sağlık sıhhat versin başlarından eksik etmesin de varsın çalış. ama sanırım senin bu serzenişin senden çok benim sorunuma çözüm oldu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sevindim adına
      kendini nasıl mutlu hissediyorsan öyle yap ama unutma çalışmak hele çocukla çok daha zor
      hele bir berişi büyüt o zaman bakarsın
      emeklilik yaşıda artık çok fazla erkenden çalışmanın hiç bir getirisi yok
      seda sayan çıkıyorsa bir sabah benim içinde izle...:)

      Sil
  2. Aynı şeyleri düşünen birini gördüm:) Herşeyi yarım yamalak yapıyorum diyorum. Akşamları çocuklara enerjim bile kalmıyor. Benim de emeklilik hayallerim var ve kendime hep diyorum ki "yeter bu kadar zorunlu çalıştığım bundan sonra keyif aldığım şeyler yapayım ve çocuklarıma daha çok zaman ayırayım" ama yapabiliyor muyum? tabiki hayır:(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yalnız olmadığımı bilmek çok güzel örgütlenip dahada güçlü olabiliriz:)
      bakalım mevlam neyler neylerse güzel eyler...

      Sil
  3. Çalışan annelerin duygularını dile getirmişsin canım. Şu devletimiz ücretsiz izinleri 5 yıla çıkarsa diye çok söylenmiştim bebeğimi evde bırakıp giderken, şimdi deli kanlı oldular...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. oluyorlar evet ama içimizden çıkmayacak derin izler bırakarak. ücretli ücretsiz yada yarı zamanlı çalışma bir çözümü olmalı ...

      Sil
  4. Karisik bir durum belki kisa sureli izin alabilirsin tekrar. Ben calismayi istemem ama surekli okumak akademik olarak ilerlemek isterdim ama cocuklarla birlikte yapamadim. Hersey birarada olmuyor bazen iyinin iyisini secmek gerek

    YanıtlaSil
  5. Ben de seninle aynı duyguları yaşadım, evet hiçbir şey tam olmuyor ama bizlerin hayatı da böyle. Çocuklarım 3 yıldır evde yalnız kalıyorlar. Kendi işlerini kendileri görüyorlar ve bence çok daha özgürler. Doğum izni konusunda çok haklısın. Keşke öyle olsa. Bıkkınlık ise hep var ne yazıkki. Çocukların yükü zaman geçtikçe azalıyor gibi ama insan bedeni yıllar geçtikçe yoruluyor. Umarım içinden geldiği gibi yaparsın ve kararından mutlu olursun. Çünkü evde oturan da çalışan da halinden şikayetçi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen oyle calisanda calismayanda şikayetçi cok tesekkurler guzel yorumun icin

      Sil
  6. Ah canım ya. Yaşadıklarımız aynı hayallerimiz aynı. Tam olan bir şey yok ortada. Her sene Başı planlar planlar ama sonra hiçbir şey yetismemis istekler kursagimizda kalmış. Rabbim bize yardım etsin. Bunalimlardan kurtulalım. En çok kendimizi sevelim bu sene. Bizim istegimiz olsun. Herşey gönlünce olsun tatlım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amin hep birlikte insallah yalniz degilim biliyordum

      Sil
  7. Kardiş inanır mısın bugün bütün gün bu düşüncelerle cebelleştim. Ben oğlum doğduğundan beri evden çalışıyorum. Aslında dış ticaret yapıyordum eskiden. Şimdi oğlum 12 yaşında. Maşallah delikanlı oldu. Bana bağımlılığı kalmadı. Ben de artık evden yürüttüğüm işimin yanı sıra başka iş de mi yapsam. Sonuçta gün içinde çalışabilirim de. Ama sabahın köründe çalar saatle uyanmak, o fabrika ortamlarını solumak, patron müdür kahrı çekmek istiyor muyum, hayır. Ama sıkıldım da bu şekilde. Yani elimde bileziklerim var kullanabileceğim, ama kullanmıyorum gibi hissediyorum. Akşama kadar başıma ağrılar girdi düşünmekten yemin ediyorum. Üstüne bu yazıyı okuyunca gülümsedim tabi. :)

    Bu arada sen ne iş yapıyordun?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben 12 yıldır kamuda saglikciyim sukur ki nobetim yok bir devlet hastanesinde idari kadroda calisiyorum bilemesim simdi sende haklisin bas agritma gonlunden geceni yap mutlu ol

      Sil